şükür amaçlı verilir nisap miktarı mala sahip olma şartı vardır
şükür amaçlı verilir nisap miktarı mala sahip olma şartı vardır Ne90'dan bulabilirsiniz
Page 86 - 8. SINIF ÇALIŞMA KİTABI - 3
Yazı kaynağı : odsgm.meb.gov.tr
Zekat
Zekat, alan kişi için önemli olduğu gibi zekat veren kimse için de oldukça önemlidir. Zekat vermekle farz olunan kimseler, zekat ibadetini yerine getirmekle hem kalplerini temizlerler hem de mallarını manen güvence altında tutarlar. Zekat, ne sahibinin mülkiyetini giderir ne de mülkiyeti tamamen zenginin elinde bırakarak fakirin edinmesine mani olur. Böylece toplumsal dengeyi sağlayarak, fertlerin birbirine kenetlenmesini sağlar.
Nitekim Kur’an-ı Kerim’de de zekatın önemi şu ifadelerle birçok kez vurgulanmıştır:
“İman edip iyi işler yapan, namaz kılan ve zekat verenler var ya, onların mükâfatları Rableri katındadır. Onlara korku yoktur, onlar üzüntü de çekmezler.” (Bakara Sûresi, 2:277)
“Fakat onlardan ilimde derinleşmiş olanlar ve mü’minler, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler. O namazı kılanlar, zekatı verenler, Allah’a ve ahiret gününe inananlar var ya, işte onlara büyük bir mükâfat vereceğiz.” (Nisâ Sûresi, 4:162)
“Namazı dosdoğru kılın, zekatı verin, Resüle itaat edin ki size merhamet edilsin.’’ (Nûr Sûresi, 24:56)
Yazı kaynağı : wefa.org
ZENGİNLİK
Lisânü’l-ʿArab, “ġny” md.
Yahyâ b. Âdem, Kitâbü’l-Ḫarâc (nşr. Ahmed M. Şâkir), Kahire 1384/1964, s. 110.
Ebû Yûsuf, Kitâbü’l-Ḫarâc (nşr. Muhibbüddin el-Hatîb), Kahire 1396, s. 147-148.
İbn Hazm, el-Muḥallâ, VI, 148, 152-155.
Serahsî, el-Mebsûṭ, II, 182, 190.
Kâsânî, Bedâʾiʿ, II, 47-49.
Burhâneddin el-Mergīnânî, el-Hidâye (nşr. Tallâl Yûsuf), Beyrut, ts. (Dâru ihyâi’t-türâsi’l-Arabî), I, 113, 196; II, 302.
İbn Rüşd, Bidâyetü’l-müctehid, Kahire 1425/2004, II, 37-39, 41.
Muvaffakuddin İbn Kudâme, el-Muġnî (nşr. Abdullah b. Abdülmuhsin et-Türkî – Abdülfettâh M. el-Hulv), Riyad 1417/1997, IV, 117-124.
Yûsuf el-Kardâvî, Fıḳhü’z-zekât, Beyrut 1393/1973, I, 147-148, 174-175, 204.
Mehmet Erkal, Zekat-Bilgi ve Uygulama, İstanbul 2004, s. 203-206.
Faruk Beşer, İslâmda Zenginlik ve Fakirlik, İstanbul 2006, s. 29-30.
Rahmi Yaran, İslâm Fıkhında İhtiyaç Kavramı ve Kurumsallaşması, İstanbul 2007, s. 61-65.
“Ġınâ”, Mv.F, XXXI, 278-294.
Yazı kaynağı : islamansiklopedisi.org.tr
Fitre Vermenin �nemi, Neden Fitre Vermeliyiz?
Neden Fitre Vermeliyiz?
Ba�� rahmet ortas� ma�firet sonu ise cehennem azab�ndan kurtulu� olan mübarek Ramazan ay�n�n bir ba�ka fazileti olan f�t�r sadakas�(sadaka-i f�tr) halk dilinde fitre; bayrama kavu�man�n �ükrü niteli�inde dinen zengin say�lan Müslüman kimsenin Ramazan ay�n�n sonunda belirli kimselere vermesi vacip olan bir sadakad�r. Fitrenin amac� ihtiyaç sahibi bir kimsenin içinde ya�ad��� toplumun hayat standartlar�nca bir günlük yiyecek ihtiyac�n�n kar��lanmas�, bayram sevincine i�tirak etmesine katk� sa�lamakt�r. Ayr�ca fitrenin vacip olu�u Buhari kaynakl� hadislerce sünnetle sabittir.
Buhari kaynakl� hadislerce fitre vermekle yükümlü olan ki�i bir y�ll�k borçlar� d���nda nisap miktar� kadar (80.18 gram alt�n veya bu ölçütte) mala sahip olmas� gerekir. Ancak fitre ile yükümlü olan ki�inin nisap miktar� mal�n�n, art�c� özellikte olup ve üzerinden bir kameri(ay) y�l� geçmi� olmas� gerekmez.
FitreVermenin Önemi
Fitre ile yükümlü olan Müslüman kimse kendisi ve himayesinde olan ergenlik ça��na ula�mam�� küçük çocuklar�n�n fitrelerini vermekle yükümlüdür. Ki�i anne-baba, büyük çocuklar�, e�i, karde�leri veya di�er yak�nlar� için fitre ödeme zorunlulu�u bulunmaz. Fakat bu ki�iler vekalet vermedi�i halde bu ki�iler için fitre verirse geçerli say�l�r.
�afii mezhebine ise fitre vermek farz konumunda bulunur.�afii mezhebine göre temel ihtiyaçlar�n d���nda bayram günü ve gecesine yetecek kadar az��a sahip olan zengin-fakir her Müslüman kimse fitre vermekle yükümlüdür. Ayr�ca nisap miktar�nca varl�kl� say�labilecek kimse e�i, çocuklar�, anne-babas� ve di�er yak�nlar� için de fitre vermesi gereklidir.
Fitrenin vacip olma zaman� Ramazan Bayram�n�n birinci günü olmakla beraber bayramdan önce de verilebilir. Hatta bu �ekilde olmas� daha makbuldür. Bunun yan� s�ra, bayram günü veya daha sonra da verilebilir. Fakat bayram namaz�ndan önce verilmesi ise müstehap olarak kabul görmü�tür.
�afii mezhebince ise; geçerli bir mazeret olmad�kça bayram�n birinci gününün gün bat�m�ndan sonra vermek haramd�r. Ayr�ca Ramazan ay�n�n ilk günlerin de fitre vermek de caizdir.
Günümüzde f�tre miktar� belirlenirken, ihtiyaç sahibi ki�inin bir günlük g�da ihtiyac�n� kar��layacak miktar�n ölçü olarak al�nmas� daha uygundur. Fitre bir ihtiyaç sahibine verilece�i gibi birkaç farkl� ki�iye de da��t�labilir. Ki�i anne-baba, dede-nine, çocuklar�na, torunlar�na ve e�ine fitre veremez.
Yazı kaynağı : www.denizfeneri.org.tr
Yorumların yanıtı sitenin aşağı kısmında
Ali : bilmiyorum, keşke arkadaşlar yorumlarda yanıt versinler.