felaket başa gelmeden evvel önleyici ve koruyucu tedbirleri düşünmek lazımdır
felaket başa gelmeden evvel önleyici ve koruyucu tedbirleri düşünmek lazımdır Ne90'dan bulabilirsiniz
“Felaket başa gelmeden evvel önleyici ve koruyucu tedbirleri düşünmek lazımdır, geldikten sonra dövünmenin yararı yoktur." M. Kemal ATATÜRK
... konulu sunumlar: "“Felaket başa gelmeden evvel önleyici ve koruyucu tedbirleri düşünmek lazımdır, geldikten sonra dövünmenin yararı yoktur." M. Kemal ATATÜRK "— Sunum transkripti:
1
“Felaket başa gelmeden evvel önleyici ve koruyucu tedbirleri düşünmek lazımdır, geldikten sonra dövünmenin yararı yoktur." M. Kemal ATATÜRK TERME TİCARET MESLEK LİSESİ
2
SİVİL SAVUNMA Sivil Savunma, savaşta ve afetlerde halkın can ve mal kaybını en aza indirme amacını taşıyan ve topyekun savunmanın en önemli unsurlarından biridir. TERME TİCARET MESLEK LİSESİ TİCARET
3
-Yok olmaları veya çalışamaz hale gelmeleri durumunda yaşamı büyük ölçüde etkileyecek olan kamu ve özel kurum ve kuruluşların korunması ile bunların acil onarımlarının yapılması; -Savaş zamanı her türlü savunma faaliyetlerinin sivil halk tarafından desteklenmesi; -Cephe gerisinde halkın moralinin kuvvetlendirilmesi;konularını kapsayan SİLAHSIZ, KORUYUCU, KURTARICI önlem ve faaliyetler bütünüdür. TERME TİCARET MESLEK LİSESİ TİCARET
4
İKAZ VE ALARM İŞARETLERİ
Sivil Savunma Genel Müdürlüğü tarafından; hava saldırısı ihtimali olduğunda, hava saldırısı başladığında ve saldırı durduğunda halkın alabileceği önlemleri uygulamak üzere yurt genelinde il ve ilçelerimizde toplam 580 adet siren sistemi kurulmuştur. Kurum ve okullarda, sirenlerin vereceği ikazlara göre hareket edilecektir. TERME TİCARET MESLEK LİSESİ TİCARET
5
A-HAZIRLIK İKAZI Bir savaş tehlikesinde kurum ve okullarımızın gereken son hazırlık önlemlerini alabilmeleri için hükümetçe gerekli görüldüğü taktirde verilen ikazdır. İşareti:Radyo televizyon gibi yayın araçları aracılığı ile verilir. Yapılacak İşler:Kurum ve okullardaki sığınma yerleri gözden geçirip,eksikleri tamamlanıp kullanılır hale getirilecek, karartma emirlerine uyularak dışarıda hiç ışık yakılmayacaktır. TERME TİCARET MESLEK LİSESİ TİCARET
6
B-TEHLİKE HABERLERİ (İKAZLARI) 1- Sarı İkaz
Saldırı ihtimali var anlamındadır. İşareti: Üç dakika sürekli düz siren sesi ile verilir. TERME TİCARET MESLEK LİSESİ TİCARET
7
YAPILACAK İŞLER Kurum ve Okullarda:Doğal gaz, kazan dairesi,elektrik ve su anahtarları kapatılacak, yanan ocak,soba,tüp vs. varsa söndürülecek.Kapı ve pencereler kapatılıp perdeler çekilecek ve hemen sığınma yerlerine gidilecektir. Açık Alanlarda:hemen saklanabilmek üzere en yakın sığınma yerlerine gidilecektir. Taşıtlarda: Araçtan inilecek, açıktakiler gibi davranılacaktır. TERME TİCARET MESLEK LİSESİ TİCARET
8
2- Kırmızı İkaz(ALARM) Saldırı tehlikesi var anlamındadır. İşareti:Üç dakika yükselip alçalan, dalgalı siren sesi ile verilir. TERME TİCARET MESLEK LİSESİ TİCARET
9
YAPILACAK İŞLER Kurum ve Okullarda:Sarı ikaz anındaki önlemlerden eksikler varsa tamamlanacaktır. Açık Alanlarda:Hemen en yakın sığınak yerine yoksa saklanabilmek üzere en yakın sığınma yerlerine (köprü altı,duvar dibi veya çukur yerlere) gidilecek,”tehlike geçti” işareti beklenecektir.. Taşıtlarda: Araçtan inilecek, açıktakiler gibi davranılacaktır. TERME TİCARET MESLEK LİSESİ TİCARET
10
3- Radyoaktif Serpinti İkazı (Alarm)
Radyoaktif serpinti veya kimyasal saldırı var anlamındadır. İşareti:Kesik kesik siren sesiyle ve radyo, televizyon gibi yayın araçlarıyla verilir. TERME TİCARET MESLEK LİSESİ TİCARET
11
Yapılacak İşler Kurum ve Okullarda: Alarm esnasındaki tedbirler alınır. Açık Alanlarda: En yakın sığınma yerine veya kapalı bir yere gidilecek,vücudun açıkta kalan yerleri örtülecektir. Taşıt Araçlarında:En elverişli yerde durarak sığınma yerine veya kapalı bir yere gidilecek. TERME TİCARET MESLEK LİSESİ TİCARET
12
C- Tehlike Geçti (BEYAZ İKAZ)
Tehlike geçti işareti, radyo, televizyon, hoparlör, megafon gibi araçlarla duyurulur.Bu haberi duyunca sığındığınız yerden çıkarak normal yerlerinize dönünüz, yardıma muhtaç olanlar varsa yardım ediniz. TERME TİCARET MESLEK LİSESİ TİCARET
13
GİZLEME VE KARARTMA Hükümetçe gerekli görüldüğü halde olağanüstü halden itibaren ışıkların söndürülmesi ve karartılması uygulanır. Kurum ve okul binalarının dışında (dışarıda) yanan ışıkların geceleri havadan gözükmemesi için tamamen söndürülmesi, zorunlu olanların maskelenmesi ve siyah perdelerle kapatılması gibi tedbirler alınır. TERME TİCARET MESLEK LİSESİ TİCARET
14
SIĞINAK VE SIĞINAK YERLERİ
Klasik ve nükleer silahlarla,kimyasal ve biyolojik savaş maddelerinin etkilerinden insanlar ile ülkenin, savaş gücünün devamı için gerekli olan canlı ve cansız değerleri korumak amacıyla yapılan yerlere SIĞINAK denir. TERME TİCARET MESLEK LİSESİ TİCARET
15
SIĞINAK YAPIMINDA AMAÇ
1.Can ve mal kaybını en aza indirmek. 2.Hazırlıklı olma imajı verilerek caydırıcılığı sağlamak. 3.Az masraflı toplu korunma imkanı sağlamak. TERME TİCARET MESLEK LİSESİ TİCARET
16
SIĞINAKTA ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER
1.Sığınaktan kimlerin ve ne şekilde yararlanacağı önceden tespit edilmelidir. 2.Sığınağın havasını bozmadan çalışabilen aydınlatma tertibatı bulunmalıdır. 3.Yangınlara karşı önlem alınmalıdır. TERME TİCARET MESLEK LİSESİ TİCARET
17
SIĞINAKTA BULUNMASI GEREKEN MALZEMELER
Kurum ve okulların donatacağı sığınakta birkaç günlük yiyecek,içecek ve sağlık malzemeleri, yangın söndürme araç gereçleri bulundurulmalıdır. İçeceklerin kapalı kaplarda, yiyeceklerin konserve şeklinde, sağlık malzemelerinin de orijinal kap veya kutularda bulundurulmalarına dikkat edilir. TERME TİCARET MESLEK LİSESİ TİCARET
18
Bu İkaz ve Alarm işaretlerini tanımak, tanıtmak ve alınacak tedbirleri bilmek, olağanüstü hal ve savaş durumundan en az zararla çıkmamızı sağlayacaktır. TERME TİCARET MESLEK LİSESİ TİCARET
19
TERME TİCARET MESLEK LİSESİ
Yazı kaynağı : slideplayer.biz.tr
JavaScript is not available.
We’ve detected that JavaScript is disabled in this browser. Please enable JavaScript or switch to a supported browser to continue using twitter.com. You can see a list of supported browsers in our Help Center.
Help Center
Terms of Service Privacy Policy Cookie Policy Imprint Ads info © 2023 Twitter, Inc.
Yazı kaynağı : twitter.com
YAŞAM GÖRÜŞÜ | Atatürk Araştırma Merkezi
Yaşamın tanımı
Yaşam, herhangi bir doğa dışı etkenin karışması olmaksızın dünya üzerinde doğal ve zorunlu bir kimya ve fizik seyri sonucudur.
1930 (Afetinan, Atatürk Hakkında H.B., s. 267)
Yaşamın seyri
Yaşam pek kısa! Çocukluk ve okul bir kısmını alıyor; geriye kalanını ise, uyku yarıya indiriyor. Uykusuzluğu giderecek ve vücuda verdiği istirahat gıdasını sağlayacak komprimeler bulunsa… Bir gün o da olacaktır. Nitekim tıp, kimya, uyutmak için pek güzel ilâçlar yapmışlardır.
(Cevat Abbas Gürer, Yakınlarından Hatıralar, 1955, s. 59)
Bizim dünyamız -bilirsiniz- topraktan, sudan ve havadan oluşmuştur. Yaşamın da esas unsurları, bunlar değil midir? Bu unsurlardan birinin eksikliği, yalnız eksikliği değil, sadece bozukluğu, yaşamı imkânsız kılar.
1935 (Atatürk’ün S.D.II, s.278)
Yaşam bir ilerleme, bir dinamizm kaynağıdır. İnsan, ona kendini uydurmak zorundadır.
(Afetinan, M.K.Atatürk’ten Y., s.8)
Bir hatıra defterine, defterdeki diğer kimselerin yazılarını okuduktan sonra defter sahibine hitaben yazdıkları:
Hatırat defterini başkalarının yazıları ile doldurmaya heves etmektense, yaşam defterini kendi çalışma ve erdem eserlerinle doldurmaya bak!
1923 (Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi,Sayı: 1, 1984, s. 286-287)
Ölüm
Ölüm, yaradılışın en doğal bir yasasıdır.
1923 (Atatürk’ün S.D.II, s. 74 – 75)
Ölüm, insanın değişmez kaderidir; marifet unutulmamaktır.
(Atatürk’ten B.H., s. 13)
İnsan ve doğa
Doğa insanları türetti; onları kendine taptırdı da. Ancak,insanların dünyada yaşayabilmeleri için, onların doğa-ya egemenliğini de şart kıldı. Doğaya egemen olmasını bilemeyen yaratıklar, varlıklarını koruyamamışlardır. Doğa onları, kendi unsurları içinde ezmekten, boğmaktan, yok etmekten ve ettirmekten çekinmemiştir.
1935 (Atatürk’ün S.D.I1, s. 279)
İnsan, bütün tarih boyunca doğanın bazen tutsağı, bazen de egemeni olmuş ve bu hal insan toplumlarının uygarlıkta ilerlemeleri oranında gelişmiştir.
(Afetinan, M.K.Atatürk’ten Y., s.9)
İnsanlar sularda kaynaşıp çırpınan bir varlıktan bugünkü şekline geldi. İnsanın bugünkü yüksek zekâ, idrak ve kudreti, milyonlarca ve milyonlarca kuşaktan geçerek hazırlandı. Artık insan bugün, doğanın sonsuz büyüklüğüne ve doğa içinde kendi türünün yazgısına, gittikçe büyüyen bir irade ve bilinç ile bakıyor.
1930 (Afetinan, Atatürk Hakkında H.B., s. 267)
İnsanların kıt’alara dağılması
İnsanlar, büyük doğa olayları önünde göçler, akın yolları ile bu yeryüzü dediğimiz yıldızın her kıt’asına dağılmışlardır. Bu kıt’alardan kimine eski, kimine yeni denmiş. Bu deniş, hem bilgiden, hem bilgisizliktendir. Amerika, Kristof Kolomb keşfetti diye yeni dünya sayılmıştır. Fakat jeoloji olayları, Asya’dan, Alaska yolu ile veya daha başka yollarla, karanlık zamanlarda,ismi bilinmeyen kıt’aya geçişler olduğu, Maya uygarlığını ve İnkaları öğrendikçe, stepler ve Alaska geçitleri düşünüldükçe, Eskimo yüzleri ile ve tipleri ile kızılderili Hint insanları yüzleri ve tipleri incelenip araştırıldıkça, bu eski ve yeni dünya kavranılan, şüphesiz yavaş yavaş değişir! Kristof Kolomb’un keşfi, hiç şüphesiz ki çok büyük ve önemli olaydır. Fakat daha dünkü iş sayılır. Ondan çok ve çok daha önceleri vardır! Ne ise, biz oralara kadar dalmayalım, bırakalım bilginler araştırsınlar, incelesinler, gerçeği meydana çıkarsınlar.
(Ruşen Eşref Onaydın, Atatürk T. ve D.K.H., s. 53 – 54)
Yaşam ve mücadele
Yaşam demek mücadele, boğuşma demektir. Yaşamda başarı, kesinlikle mücadelede başarıyla mümkündür. Buda, manevî ve maddî bakımdan kuvvete, kudrete dayanır bir niteliktir.
1920 (Nutuk 11, s. 434)
Dünya, insanlar için bir sınav meydanıdır. Sınav veren insanın her soruya pek uygun cevaplar vermesi mümkün olmayabilir. Fakat düşünmelidir ki, karar cevapların hepsinden doğan sonuca göre verilir.
1914 (Melda Özverim, M.K. ve C.L., s. 45)
Yolunda yalnız olmayacaksın; orada, aynı hedefi izleyen başkaları ile beraber yürüyeceksin. Bu yaşam yarışında, diğerleri, yetenekleri bakımından sizi geçebilirler. Bir başarı, elinizden kaçabilir. Bundan dolayı, onlara kızmayınız ve elinizden geleni yapmışsanız, kendi kendinize de kızmayınız. Asıl önemli olan başarı değil, çabadır. İnsanın elinde olan ve onu memnun eden ancak çabadır.
1930 (Afetinan, M.B. ve M.K.Atatürk’ün El Yazıları, s. 78; 542)
Kuşakların fikrî gelişimi
Yüksek düzeyde olan, kendi düzeyinden bilgi ve anlayışça aşağı olanı beğenmez. Fakat bu hal, aslında takdir ve özendirmeye lâyık görülmek gerekmez mi? Her yeni yetişen, kendinden eskisini beğenmeyecek kadar yükselirse, o zaman, ancak o zaman gelecek kuşaklar, birbirinden derece derece yüksek düzeyde bir yüksek kuşak oluşturabilir ki, insanın ilerlemesinin amacı da budur.
1918 (M .Kemal Atatürk’ün Karlsbad Hatıraları, Afetinan, s. 51)
Dünya nimetleri ve insan zekâsı
Allah dünya üzerinde yarattığı bu kadar nimetleri, bu kadar güzellikleri insanlar yararlansın, varlık içinde yaşasın diye yaratmıştır ve en son derecede yararlanabilmek içinde, bütün yaratıklardan esirgediği zekâyı, aklı insanlara vermiştir.
1923 (Atatürk’ün S.D.1I, s. 108)
Zekâ ve akıl hakkında
Bu dünyada her şey insan kafasından çıkar. Bir insan başının ifade etmeyeceği hiçbir şeyi düşünemiyorum.
(Afetinan, Atatürk Hakkında H.B., s. 182)
Her şeyin kaynağı insan zekâsıdır.
(Falih Rıfkı Atay, 19 Mayıs, s. 41)
İnsanın vücudu bir kürsüdür; zekâ cevherinin koruyucu kabı olan başı, üzerinde taşımak için kurulmuş bir kürsü!… Çünkü esas zekâdır…
(Ruşen Eşref Onaydın, Atatürk’ü Özleyiş, s. 116)
İnsanların yaşamına, faaliyetine egemen olan kuvvet, yaratma ve icat yeteneğidir.
1930 (Afetinan, Atatürk Hakkında H.B., s. 270)
Akıl ve mantığın çözemeyeceği sorun yoktur.
(Afetinan, Atatürk Hakkında H.B., s. 270)
İstek ve olanak
Dünyada insanların aklına gelen her uygun şeyin olmasına maddî olanak olsa idi, gerçekten bütün dünyanın genel manzarası başka türlü olurdu. Fakat, insanlar için her şeyi yapmakta maddî olanak bulunamaz.
1920 (Atatürk’ün S.D.I, s. 82 -83)
Çeşitli görüşler
Ehven-i şer, serlerin en büyüğüdür*.
(Rükneddin Fethi Olcaytuğ, Atatürk Hakkında Düşünce ve Tahliller, s. 48)
Yaşamda daima ve çok ölçülü olmak gerekir.
(Hasan Rıza Soyak, Yakınlarından Hatıralar, 1955, s.10)
Manevî kuvvetler, özellikle bilim ve iman ile yüksek bir
şekilde gelişir. 1922 (Atatürk’ün S.D.J, s. 223)
Neşeli olmayan insanlardan iki türlü şüphe edilir: Ya hastadır veya o insanın başkalarına bildirmek istemediği bir kuruntusu, bir derdi vardır.
(Afetinan, Atatürk Hakkında H.B., s. 300)
Bilirsiniz ki, duygululuk denilen şey aklın, mantığın, düşünmenin çok üstünde bir kudrete, bir kuvvete sahiptir.
1925 (Atatürk’ün S.D.ll, s.227)
İnsanlar dünyaya alınlarında yazılı olduğu kadar yaşamak için gelmişlerdir.
1923 (Atatürk’ün S.D.1I, s.85)
Samimiyet ifade edilemez. O, gözlerden ve alınlardan anlaşılabilir.
1925 (Mustafa Selim İmece, Atatürk’ün Ş.D.İ. ve KS., s. 67)
Atatürk tarafından yazdırılmıştır:
Yaşayan her şey bazı izler bırakır. Biz, onlardan bir anlam çıkarabilecek kadar zeki isek, bu izlerin bizim için bir anlamı olur.
1937 (Afetinan, Atatürk’ün B.NM.S. 37)
Gözyaşları güçsüzlük belirtisidir.
(Afetinan, Atatürk Hakkında H.B., s.20)
İnsanları heyecanlandırmak değil, teskin etmek gerekir.
1920 (Atatürk’ün S.D.I, s. 89)
Her manzara, insanın kendi ruhunun ve duygularının
dürtüsüyle belirir. 1920 (Atatürk’ün S.D.I, s. 81)
Felâket başa gelmeden evvel, onu önleyecek ve ona karşı savunulacak önlemleri düşünmek gerekir. Geldikten sonra dövünmenin yararı yoktur.
1920 (Nutuk II, s. 463)
İnsanlar gariptir; bazen en akıllılarının bile, gerçeklerin açıklığı karşısında görüşleri temelsiz ve çürük olur.
1924 (Atatürk’le Konuşmalar, Mustafa Baydar. s. 94)
Geçmiş zaman ve geçmiş zamanın anıları, ölümsüz bir yaşama sahiptir.
1915 (Melda Özverim, M.K. ve C.L., s. 53)
Tarihsel olayların gidişi sırasında, bazen fizyolojik aksamalar önemli rol oynarlar. Doğa ya engel olur veya yardım eder.
1933 (Afetinan, Atatürk Hakkında H.B., s. 165)
Yazı kaynağı : www.atam.gov.tr
Yorumların yanıtı sitenin aşağı kısmında
Ali : bilmiyorum, keşke arkadaşlar yorumlarda yanıt versinler.