peygamber efendimiz miraçtan hangi hediye ve müjdelerle dönmüştür
peygamber efendimiz miraçtan hangi hediye ve müjdelerle dönmüştür Ne90'dan bulabilirsiniz
Miracın İslam Alemine Üç Hediyesi
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Miraç kandili dolayısıyla bir mesaj yayımladı.
Diyanet İşleri Başkanı Görmez, “İsrâ ve Miraç, Sevgili Peygamberimizin insanlığı İslâm’a davet sürecinin en zor yıllarında bir gece Mescid-i Haram’dan Mescid-i Aksâ’ya, oradan da zaman ve mekânın sahibi Yüce Mevla’nın sonsuz ayet ve kudretini müşahede etmek için semaya yaptığı, pek çok ilahî hikmet ve bereketi içinde barındıran manevî bir yolculuktur.” dedi.
Miracın, beşerîlikten insanlığa yükseliş olduğunu ifade eden Başkan Görmez, miracı, “fiziğin metafiziğe, bedenin ruha, ruhun sahibine, kulun Allah’a yükselişidir.” diye tanımladı.
“Müslümanlar bu yükselişi tıpkı Resûl-i Ekrem (sas) gibi ancak O’nun razı olacağı bir hayatı yaşayarak gerçekleştirirler.” diyen Başkan Görmez, şöyle devam etti:
Miraç, sadık ve samimi bir iman, ibadet ve taat, ihlas ve takva, güzel huy ve ahlâk, hayır ve hasenat, hak ve hakikat, doğruluk ve dürüstlük, adalet ve sevgi, merhamet ve şefkat, dostluk ve kardeşlik, sabır ve sebat, fedakârlık ve cömertlik, yardımlaşma ve dayanışma gibi fazilet ve erdemler ile yükselmektir.
“Miraç, insanın kendi kalbine ve iç dünyasına yapması gereken bir yolculuktur”…
“Miraç, göklere olduğu kadar, insanın kendi semasına yani kalbine ve iç dünyasına doğru da yapması gereken bir yolculuktur. Yeryüzünün iki manevi merkezinde, Mescid-i Haram ve Mescid-i Aksa’da Resûl-i Ekrem’le gerçekleşen bu mübarek yolculuk, bugün bizim için manevi merkez olan gönül dünyamızda da gerçekleşmelidir.
Her yıl gelen Miraçla önce inancımızı, sonra bağlılığımızı, samimiyetimizi, amellerimizi yenileriz. Riyaya, kibre, samimiyetsizliğe, ikiyüzlülüğe karşı dindarlığımızı gözden geçiririz. Aile bağlarımızı, anne ve babamızla, yavrularımızla ilişkilerimizi, komşularımızla olan bağlarımızı yenileriz.”
MİRACIN İSLAM ALEMİNE ÜÇ HEDİYESİ
Miracın, İslam’ın gayesini sembolize eden üç hediyesi…
Peygamber Efendimiz (sas), miraçtan üç büyük hediye ile dönmüştür:
Birincisi gözümün nuru, müminlerin miracı dediği namaz; ikincisi Bakara suresinin son iki ayeti; üçüncüsü de istikametini imana çeviren herkesin, sonunda cennete gireceği müjdesidir. Bu üç hediye aslında, İslâm’ın gayesini sembolize etmektedir. Namaz ile günde beş kez Rabbinin huzurunda durarak bireysel yükselişini yakalayan mümin, Miraç müjdesi ayetlerle sorumluluğunun sınırlarını ve ufuklarını görür. Ayrıca Resuller arasında bir fark olmadığını, bir fark gözetilmediğini, tevhit elçilerinin ortak misyonunu evrensel ve ideal bir hedef olarak önüne koyar. Toplumsal barışın tarihsel kökeni bu ayetle âdeta abideleşir. Ve mümin, iman istikametinde olduğu sürece cenneti kazanacağını bilir. Böylece imanın evrenselliği, yüceliği, kuşatıcılığı, ebedîliği bir müjde olarak, bir hediye olarak sunulur.
“Peygamber’in miracından ilham alarak, bireyin, toplumun ve topyekûn bütün insanlığın yükselişi üzerinde yeniden düşünmek durumundayız”
“Sevgili Peygamberimizin miracından ilham alarak bireyin, toplumun ve topyekûn bütün insanlığın yükselişi üzerinde yeniden düşünmek durumundayız. Modern zamanlarda insanlığın içine düştüğü manevi sorunların üstesinden gelinmesinde, aşağıların aşağısına yuvarlanmış insanlığı Sevgili Peygamberimizin (sas) yüksek değerlere nasıl kavuşturduğunu bilmeye; getirdiği değerlerin insanlığın süflî bir hayattan ulvî bir hayata yükselişi için nasıl bir miraç vazifesi gördüğünü anlamaya ihtiyaç vardır.
Bu duygu ve düşüncelerle başta ülkemiz olmak üzere gönül coğrafyamız ve bütün âlem-i İslâm’ın mübarek Miraç Kandilini tebrik ediyor; bu gecenin milletimizin, İslâm dünyasının ve tüm insanlığın yüksek değerlerle miracına; huzur ve mutluluğuna; özellikle yakın coğrafyamızdaki Müslüman kardeşlerimizin içinden geçmekte olduğu zorlu süreçten bir an evvel kurtularak hem maddî hem de manevî açıdan yeniden yükselmesine vesile olmasını Yüce Mevla’dan niyaz ediyorum.”
TRT Bir İlke İmza Attı
Kadir gecesinden sonra en kutsal gece olan Miraç, Yaradan'la buluşmak ve af dilemek için kaçırılmaz bir fırsat.
Bu özel gecede TRT de bir ilke imza attı.
TRT, Mersin Tarsus'taki Ashab-ı Kehf'den yaptığı özel yayınla Miraç Kandili'nin coşkusunu camilerden sokaklara taşıdı.
Yazı kaynağı : www.trthaber.com
Miraçta Peygamberimize Verilen 3 Hediye
Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.
“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.
İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)
Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.
Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)
Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.
Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)
Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.
İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.
İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.
Yazı kaynağı : www.islamveihsan.com
Miraç'ta Peygamberimize verilen 5 hediye - Nukteler
Miraç’ta Peygamberimize verilen 5 hediye kısaca; Namaz, Cennete girecek ilk ümmet, Âmenerresûlü, Büyük Günahların Affı, iyiliklere verilen sevap
Receb ayının 27. gecesi Miraç hadisesi ve olayında Peygamber Efendimize verilen nimetler, Rasûlullah (sallallâhu aleyhi ve sellem) Efendimiz’in biz Müslümanlara getirdiği miraç hediyeleri nelerdir? Peygamber Efendimiz (sav) miraçtan hangi hediye ve müjdelerle dönmüştür? Miraç gecesi ne farz kılındı? Miraç gecesinde hangi ayet indi? Mirac ne ifade eder? Miraç olayı gerçek mi?
Miraç Hadisesi, Peygamber Efendimiz (sallâllâhu aleyhi ve sellem)’in Receb ayının 27. gecesi Mescid-i Harâm’dan Mescid-i Aksâ’ya oradan da Allah’ın huzuruna, Arş-ı âlâya yükseldiği mukaddes geceye verilen addır.
Her yıl Receb ayının 27. gecesi olan Miraç Gecesi, İslâm aleminde kutlanan, mübarek ve faziletli bir gecedir.
Miraç’ta Peygamberimize verilen 5 hediye
İslam dininde, Miraç Gecesi Allahu Teala tarafından Peygamber Efendimize verilen 5 hediyeyi şöyle sıralayabiliriz. Namaz, Cennete Girecek İlk Ümmet, Âmenerresûlü, Büyük Günahların Affı Müjdesi, İyiliklere verilen sevap
Namaz Neden Mü’minin Miracıdır?
Allahu Teala başlangıçta 50 vakit olarak emredilmiş olan namaz ibadeti, Rasûl-i Ekrem (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) Efendimizin niyazı ve müteaddid mürâcaatı ile beş vakte indirmiştir. Aynı zamanda Allahu Teala’nın lütuf ve rahmeti olarak 50 vakit sevabı verileceği müjdelenmiştir.
Namaz, Mü’min Müslüman’ın Miracıdır.
Namaz sayesinde ruhen yükselerek kendisini Allah Teala’nın katında bulur. Namaz ibadeti, her türlü kulluk vazifesini içine alan, şirkten, kötülüklerden kurtaran ve yüce dereceler ulaştıran bir ibadettir.
Yine Miraç gecesi Rasûl-i Ekrem Efendimiz’e hitaben Allahu Teala şöyle buyurmuştur;
“Peygamberlerden hiçbiri Sen’den evvel, ümmetlerden hiçbiri de Sen’in ümmetinden evvel cennete girmeyecektir!” (Râzî, XXVIII, 248)
Dolayısıyla Miraç gecesi biz Müslümanlara verilen hediyelerden birisi de cennete ilk giren Peygamber, Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) Efendimiz, cennete ilk giren ümmet de, O’nun ümmeti olmamız müjdesidir.
Bakara Sûresi’nin son iki âyeti yaniÂmenerresûlü olarak bilinen iki ayet Rasûl-i Ekrem Efendimiz’e vasıtasız olarak Miraç Gecesi vahyolunmuştur.
Miraç gecesinde Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) Efendimize vahyolunan bu ayetler, Peygamber Efendimiz’in (sav) hadislerinde övülmüş, her zaman ve özellikle yatmadan önce okunması tavsiye edilmiştir.
Hz. Ebû Mesud el-Bedri (Radiyallahu Anh)den rivayete göre Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) Efendimiz:
“Bakara sûresinin sonundaki iki ayet-i kerime’yi, kim geceleyin yatmadan önce okursa, ona mükâfat olarak yeter” buyurmuştur. (Buhari, Mağazi:9, No:3786, 4/1472)
Miraç gecesi Allah Teala tarafından büyük günahların af olunacağı, şirk hariç, bütün günahların affedileceği Rasûl-i Ekrem Efendimiz’e müjde olarak verilmiştir.
Allah Teala’ya şirk koşmamak. O’nun mülkünde ve icraatında şeriki, naziri, benzeri olmadığına inanmak ve iman etmek, Zatında ve sıfatlarında tek olan, eşi, benzeri ve dengi bulunmayan, O’ndan başka ilah, yaratıcı, var eden olmayan Allahu Teala’dır.
Lâ ilahe illallah
Cenab-ı Hak, kendisine eş, şerik, ortak koşanları, affetmeyeceğini, bunun dışında kalan büyük küçük günahları dilediği kimselerden bağışlayacağını Kur’an-ı Kerim’de bildirmiştir. (Nisa Sûresi 116)
Bir iyiliğe on kat mükafat verilir. Bir kişi iyilik işlerse, buna karşılık 10 sevap alacağı, iyiliğe niyet edip yapamadığı takdirde bile yine iyilik yapmış sayılacağı, kötülüğe niyet edip ancak yaparsa, bir kötülük yapmış sayılacağı müjdelenmiştir.
Ebü’l-Abbâs Abdullah İbni Abbâs İbni Abdülmuttalib’ten (radıyallahu anh) nakledildiğine göre,
Rasûl-i Ekrem (sallallahu aleyhi ve sellem), Allah Teâlâ’dan rivayet ettiği bir hadiste şöyle buyurmuştur:
“Allah Teâlâ iyilik ve kötülükleri takdir edip yazdıktan sonra bunların iyi ve kötü oluşunu şöyle açıkladı:
Kim bir iyilik yapmak ister de yapamazsa, Cenâb-ı Hak bunu yapılmış mükemmel bir iyilik olarak kaydeder.
Şayet bir kimse iyilik yapmak ister sonra da onu yaparsa, Cenâb-ı Hak o iyiliği on mislinden başlayıp yedi yüz (700) misliyle, hatta kat kat fazlasıyla yazar.
Kim bir kötülük yapmak ister de vazgeçerse, Cenâb-ı Hak bunu mükemmel bir iyilik olarak kaydeder.
Şayet insan bir kötülük yapmak ister sonra da onu yaparsa, Cenâb-ı Hak o fenalığı sadece bir günah olarak yazar.” (Buhârî, Rikâk 31; Müslim, Îmân 207, 259. Tirmizî)
Miraç gecesi yaşananlar, Peygamber Efendimiz (sav)’in Miraç olayında vahyin tafsîlât ve keyfiyetini ancak Allâh ve Peygamberi bilir.
İlgili Diğer Konular
Nukteler.com Facebook’ta
Yazı kaynağı : www.nukteler.com
Yorumların yanıtı sitenin aşağı kısmında
Ali : bilmiyorum, keşke arkadaşlar yorumlarda yanıt versinler.